Mültecilik no image

Published on Eylül 8th, 2020

0

Almanya’da mülteciler için eylem: Parlamento önüne 13 bin boş sandalye dizildi

Midilli’deki 13 binden fazla mülteciyi temsilen, herkese yetecek kadar “boş yer” var temasıyla planlanan sandalye eylemi, Almanya’nın farklı kentleriyle beraber Berlin`deki parlamento önünde gerçekleşti.

Irkçılığa karşı Almanya çapında yürütülen #LeaveNoOneBehind (KimseyiGerideBırakma) kampanyasının bir parçası olarak, sivil toplum örgütlerinin organizasyonuyla başkent Berlin’de parlamento (Reichstag) binasının önünde binlerce boş sandalye kuruldu.

Wir Haben Platz (Yerimiz var) adı verilen eylemi düzenleyen sivil toplum örgütlerinin temel çağrısı ise zor koşullar altında Türkiye sınırında ve Yunanistan’da, kamplarda yaşam mücadelesi veren mültecilere dikkat çekmek, daha fazla mültecinin Almanya ve Avrupa ülkelerine kabul edilmesini sağlamak.

Berlin dışında Münster, Thüringen, Oldenburg gibi daha pek çok şehirde boş sandalyeler üzerine konmuş pankartlı yazılar yer alırken, sosyal medyada ise #wirhabenplatz etiketiyle bireysel eylemlere yer veren görüntüler de paylaşıldı.

AŞIRI ZORLU KOŞULLAR

Eylemin en önemli organizatörlerinden olan Seebrücke’nin (Seawatch) yerleştirmiş olduğu 13 bin sandalye Yunanistan’ın Midilli adasındaki kampta hala en zor koşullarda yaşayan yaklaşık 13 bin mülteciyi sembolize ediyor.

Geçtiğimize günlerde Der Spiegel gazetesinde yayımlanan raporuna göre, aşırı kalabalık ve zorlu koşullarıyla dikkat çeken Moria kampında ilk korona vakası 2 Eylül’de kaydedildi ve tecrit koşulları sıkılaştırıldı. Fiziki koşullarına bakarak ancak 3 bin kişiye ev sahipliği yapabilecek bu kampta bunun neredeyse dört katı sayıda insan yaşadığı biliniyor. Bu koşullarda virüs için gerekli hijyen koşullarının ise uygulanmasının imkansızlığı durumun vahametini daha da arttırıyor.

DURUM VAHİMLEŞİYOR

Almanya, 2020 yılının başından beri Moria’dan yalnızca 465 kişi ve ailelerine yönelik bir yardımda bulundu. Bu durumun yetersizliğine dikkat çeken Seebrücke’den Tareq Alaows, “Die Zeit” gazetesine yaptığı açıklamada “Federal Meclis yaz tatilindeydi ancak Avrupa dış sınırlarındaki şiddetli insani felaket değildi” diyerek durumun her geçen gün daha da vahimleştiğinin altını çizdi ve “Acil durumlar, hızlı yardım ve acil müdahale gerektirir” dedi.

Aynı şekilde Seebrücke organizasyonundan Doreen Johann da şunları ekliyor: “Reichstag binası önünde aşırı sağcıların fotoğrafları son birkaç gün içinde dünyayı dolaştıktan sonra, bunun yerine bu binanın önüne buraya neyin ait olduğunu göstermek istiyoruz: Bu protesto insan onuruna ve insan haklarına saygı için yapılıyor.”

ALMANYA SORUMLULUK ALMALI

Avrupa’nın ortak ve güçlü bir deniz kurtarma programı yapması çağrısında bulunan sivil toplum örgütleri “sivil aktörler artık kriminalize edilmemeli ve devletler denizde kurtarma görevlerini yerine getirmelidir” diyerek iltica hakkının bir temel hak olduğunu ve iltica prosedürlerine erişimin güvence altına alınması gerektiğini söylüyor.

Eyleme paralel olarak, Kuzey Ren-Vestfalya’nın Entegrasyon Bakanı Joachim Stamp ise yaptığı açıklamada, Yunanistan’daki mülteci kamplarındaki zor koşullar nedeniyle Berlin’e olan baskının arttırılması gerektiğinin altını çizerken, Almanya’nın Avrupa Konseyi Başkanlığı sırasında daha çok sorumluluk alması gerektiğini kaydetti. Stamp, Seehofer ve Dışişleri Bakanı Heiko Maas’ı (SPD) ise bu konuda hiçbir şey ortaya koymadığı yönünde eleştirdi.

(BirGün)

Tags: , , , , , , ,


About the Author



Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Back to Top ↑