Published on Mayıs 11th, 2020
0HDK: Mezara ve cenazeye saldırmak insanlık suçu
HDK, mezarlık ve cenazelere dönük saldırıların insanlık suçu olduğunu belirtti, “Asıl fail tekçiliği bu ülkede siyasete çevirenlerdir” dedi.
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Halklar ve İnançlar Meclisi,
mezarlıklara, cenazelere, cemevi ve kiliselere yapılan vahşi saldırılara
ilişkin bugün yazılı açıklamada bulundu.
Açıklamada, “Ölümden dolayı tutulan yasa saygı, savaş ortamında
ölülerine saygı, öleni yerde bırakmamanın yasal ve hukuki olarak bir
toplumun, devletin sorumluluğu olduğu, toplumlara ve halklara soykırım
uygulamak, toplu imha silahları kullanmak uluslararası hukukta savaş
suçu olarak görülmektedir. Öbür yandan toplumların İnanç ve ibadet
mekânları ona inanların değerlerini taşıdığı için saygı gösterilmesi
gereken, hassas olunması gereken mekânlardır” denildi.
‘İNSANLIĞA SALDIRMIŞ OLUYORLAR’
Açıklamada şunlar da ifade edildi:
“Son süreçlerde yaşanan mezar tahrip etmeler, cenazelere müdahaleler,
ibadethanelere yapılan saldırılar toplumun da hukukun da inançların da
içine sığmayan, birlikte yaşama arzumuzu inciten olaylardır. Mezarları
tahrip etmenin hukukta da inançlarda da öngörülmemiş olmasından kaynaklı
bir cezası yoktur. Çünkü insanlık ne yaşarsa yaşasın, neye inanırsa
inansın, ya da hiç bir şeye inanmasa da mezarlarına hep saygılı olmuş
mezar ile dava sürdürmemiştir. Bedenleri toprağa bırakmış, toprağın
hükmüne güvenmiştir.
Geçtiğimiz hafta, Gazi Cemevi’ne kolluk güçlerince yapılan müdahale ve
Dzınunt Surp Asdvadzadzni Kilisesine yapılan saldırıyı HDK Halklar ve
İnançlar Meclisi olarak kınıyoruz. İbadethanelere yönelik düşmanca
yaklaşımların kabul edilmez olduğunu belirtiyoruz.
Bir kilisenin kapısını ateşe verenler, bir cemevine gazla müdahale edip
kapılarını kırıp cenaze kaçıranlar, sadece bir mekana değil insanlığa,
binbir bedel ödeyerek bu güne getirdikleri değerlerine de
saldırmışlardır.
Biz biliyoruz ki daha önce de ırkçı saldırılara uğrayan Dzınunt Surp
Asdvadzadzni Kilisesi’nin asıl faili tekçiliği bu ülkede siyasete
çevirenlerdir. Biz biliyoruz ki Gazi cemevine fütursuzca saldıran kolluk
güçlerinin cesareti cemevlerini ibadethane saymayan eşitsiz
politikalardır. Bu siyaset ‘İbrahim Gökçeği Kayseri de gömdürmeyiz
gerekirse yakarız’ diyen linççi güruhlar yaratmıştır. Oysa bu toplum
Ankara da bu duyguyu yaratıp Aysel Tuğluk’un annesi Hatun Tuğluk’u
gömdürmeyenleri vicdanlarda mahkum etmişti.”
‘SAHİP ÇIKALIM’
HDK, halklara çağrı yaparak, “İbadethane, ölüm ve mezar ile kurduğumuz tarihsel ilişkimize sahip çıkalım. Cenazeye ve mezarlara saygıyı aileye, ibadethaneye saygıyı sadece ona inananlara bırakmayalım, hepimizin toplumsal sorumluluğu olduğunu unutmayalım. Birlikte yaşama mayamızın bozulmasına müsaade etmeyelim” dedi.
(anf)