Makaleler

Published on Temmuz 25th, 2021

0

HDK: Ortak mücadelenin ilk adımı | Roni Aram


Bundan 10 yıl önce kurulan ve 11’inci kongresini geride bırakan Halkların Demokratik Kongresi, birleşik bir mücadelenin önünün açarken sonraki yıllarda bugün Türkiye ve Kürdistan’ın üçüncü büyük partisi olan HDP’nin de temellerini attı.

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) 15 Ekim 2011’de Ankara’da kuruldu. İlk Eş Sözcüleri Ertuğrul Kürkçü ve Sebahat Tuncel oldu. HDK’nin kuruluşu temelde Emek, Özgürlük, Demokrasi Blok’u kuran Kürt Siyasal Hareketi, Türkiyeli sol ve sosyalist partilerin bir araya gelerek yüzde10 barajına alternatif olarak bağımsız vekillerle meclise girmesiyle başladı. 35 vekilin seçilmesinden sonra kongre hareketi de çalışmalara koyuldu. Bir araya gelen partiler, demokratik ve sivil toplum hareketleri, halklardan temsilciler, insan hakları savunucuları ve dahası Ankara’da yaptıkları kongrede Halkların Demokratik Kongresi ile birleşik bir mücadeleye adım attı. HDK daha sonrasında Halkların Demokratik Partisi’nin kurulmasında da öncü oldu.

“HDP ORTAK BİR MÜCADELE ALANI”

HDK, Kürt halkının yanı sıra tüm ezilen, ötekileştirilen etnik kimliklerin, din, mezheplerin, kadınların, azınlıkların, göçmenlerin, çevre hareketlerinin ve bağımsız bireylerin kendilerini ifade edebilecekleri bir platform oluşturmak amacıyla ortaya çıktı. 

Peki HDK nasıl bir şiarla yola çıktı? Halkların Demokratik Kongresi 15 Ekim 2011’de Ankara’da gerçekleştirdiği iki günlük kongrede yayınladığı sonuç bildirgesinde nasıl bir amaçla yola çıktığını şu şekilde kamuoyu ile paylaştı:

  • Halklarımıza yöneltilmiş tüm baskı ve haksızlıkları ortadan kaldırmak, barış içinde ve insanca yaşayabileceğimiz bir Türkiye’yi kurmak üzere Kongre Girişimi’nin çağrısıyla bir araya gelen her türden baskı, sömürü ve ayrımcılığa karşı olan bireyler ile kuruluş, örgüt, inisiyatif, dernek, parti ve hareketlerin sözcü ve üyeleri, halkın kendi yönetimini kurmasını sağlamak için birlikte mücadelenin koşullarının olgunlaştığı, farklılıklarımızın zenginliğimiz ve gücümüz olduğu bilinciyle HDK’nin kuruluşunu ilan ediyoruz.
  • Halktan, ezilenden, yok sayılandan, doğadan, emekten, özgürlükten, eşitlikten, barıştan, adaletten ve demokrasiden yana olanları, egemenlerin dayattığı neoliberal ve anti-demokratik düzenin bekası için yarışan iki ana siyasal akımın ufkunun ötesinde yeni bir toplum, insanın insana kulluğunun son bulacağı sömürüsüz bir düzen, insanca bir yaşam için ortak mücadeleyi örgütlemeye çağırıyoruz.
  • Toplumsal yaşamı yıkan, insanı yalnızlaştıran, bireyi kendi emeğine, topluma, kimliğine ve doğaya yabancılaştıran kapitalist sistemin küresel hakimiyetine, sömürü ve baskı aygıtlarına karşı, dünyanın her yerinde, Wall Street’te, Santiago’da,  Şili’de, Kahire’de, Tunus’ta, Caracas’ta, Gazze’de mücadele edenlerle omuz omuza, ayrı yataklarda süre giden mücadelelerin birbirine bakması ve birbirinden güç alması, bu topraklarda da ortak mücadele ve dayanışma ruhunu beslemesi, sisteme karşı güçlü bir yığınağın oluşması iradesiyle ileriye doğru yeni bir adım atıyoruz.
  • AKP hükümeti ve devletin siyasal alana yönelik tutuklama saldırıları koşullarında toplanan kongremiz, hapishanelerdeki tüm siyasi tutsakları selamlayarak derhal özgürlüklerini talep etti.
  • Tüm demokratik ve toplumsal muhalefet güçlerinin mücadele alanları, HDK’nin ortak mücadele alanıdır. Kongremiz, bu alanlardan beslenen güçleriyle tüm ezilenlerin ve sömürülenlerin; emekçilerin, göçmenlerin, kadınların, köylülerin, gençlerin, emeklilerin, engellilerin, LGBTİ+’ların, dışlanan ve yok sayılan bütün halkların, tüm inanç topluluklarının, kadını hayatın tüm alanlarında görünmeyen emeğinin görünür kılınması için mücadele eder, doğa ve yaşam mücadelesi sürdürenlerin buluştuğu bir ortak mücadele zemini olmak üzere seferber edecektir.
  • HDK, süre giden savaş ve çatışmanın kaynağında yatan tekçi ve inkarcı yurttaşlık tanımının anayasa ve yasalardan kaldırılması; bütün kimlik ve kökenlere eşit mesafede bir “yeni anayasa” yapılması; tüm kimliklerin farklılık ve varlıklarının korunması; eşit ve özgür yurttaşlık hukuku içerisinde yaşama hakkına sahip olduklarının tanınması için mücadele edecek, başta anadilinde eğitim hakkı olmak üzere eğitim ve kültür politikalarının hazırlanmasına ve uygulanmasına halkların katılımının hayata geçirilmesi, kadının emeğinin, bedeninin, kimliğinin üzerindeki baskı ve sömürü mekanizmalarının son bulması için mücadele edecek, egemen sınıflara ve cinse tanınan imtiyazların kaldırılması için çaba gösterecektir.
  • HDK, son 20 yılda 30 bini aşkın insanın yaşamına mal olan Kürt sorununun çözümsüzlüğünden kaynaklanan savaşın sona ermesi ve barışçıl, demokratik ve eşit haklara dayalı bir çözüm için önemli bir girişim ve bir barış programı olarak gördüğü Demokratik Özerklik anlayışının tüm topluma yayılması; halkların özgür ve gönüllü birliği için yerelde halkların karar alma ve uygulama süreçlerine en geniş katılımını sağlayacak ve tüm farklılıkların kendini özgürce ifade edebileceği merkezi idarenin yerel yönetimler üzerindeki vesayetinin son bulacağı bir siyasi ve idari düzen için çaba gösterecektir.
  • HDK, emperyalizmin bölgemiz halkları başta olmak üzere, dünya halkları üzerindeki egemenlik ve baskı politikalarına, onların askerî üslerine, ekonomik, siyasi anlaşmalarına ve kurumlarına karşı mücadele edecek, Türkiye’nin bölge halklarına ve devletlerine karşı bir saldırı üssü olmasına kesinlikle karşı çıkacak, sömürgeciliğe, işgallere ve benzeri müdahalelere karşı ezilen halkların direnişlerinden yana tutum alacak, uluslararası sermaye kurumlarının dayattığı neoliberal sömürü, çevresel yıkım, doğanın ticarileştirilmesi ve talan politikalarına karşı mücadele edecektir.
  • Arkamızda insanlığın toplumsal eşitsizliklerle bölündüğü çağlardan bu yana biriktirdiği özgürlük mücadelelerinin deneyimleri, önümüzde keşfedilmeyi bekleyen yeni mücadele imkanlarıyla, kadınlara, gençliğe ve emekçilere dayanarak, umutla, inançla kararlılıkla başka bir dünyaya, özgürlük ve kardeşliğin dünyasına doğru yürüyoruz. Henüz yeni bir dönemecin başındayız, eşitlik ve barış mücadelesi veren tüm öznelerle yürüyüşümüzün bir anında yollarımızın kesişeceğinden kuşkumuz yok.

BİRÇOK PARTİ VE DEMOKRATİK KURULUŞ YER ALDI

15 Ekim günü kurulan Halkların Demokratik Kongresi bileşenleri ise şunlardı: Barış ve Demokrasi Partisi, Demokrasi ve Özgürlük Hareketi, Devrimci Sosyalist İşçi Partisi, Emek Partisi, Eşitlik ve Demokrasi Partisi, Ezilenlerin Sosyalist Partisi, İşçilerin Sosyalist Partisi, Hak ve Özgürlükler Partisi, Kaldıraç, Köz, Sosyalist Birlik Hareketi, Sosyalist Dayanışma Platformu, Sosyalist Demokrasi Partisi, Sosyalist Gelecek Parti Hareketi, Toplumsal Özgürlük Platformu, Türkiye Gerçeği, Yeşiller Partisi.

HDK bileşenlerine daha sonradan katılanlarla oluşan tam liste ise şöyle: 78’liler Girişimi, Avrupa Süryaniler Birliği (ESU), Türkiye Bil. Eğt. Est. San. Arş. Vak. (BEKSAV), Çağrı Dergisi, Demokratik Alevi Derneği (DAD) Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Demokratik Çerkes Kongresi, Demokratik İslam Kongresi (DİK) Demokratik Pomak Hareketi, Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Devrimci Dostluk Kültür Derneği, Devrimci Parti, Devrimci Sosyalist İşçi Partisi (DSİP), Doğu-Güneydoğu Dernekleri Federasyonu, Emek, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Halkların Köprüsü, Hevi LGBTİ’+, İstanbul  LGBTİ’+, İşçi Sözü İşçilerin Sesi, Kaldıraç, Kaos GL, Kızıl Dayanışma, Kömün Dergisi, Küresel Eylem Grubu (KEG),Limter İş, Marksist Tutum, Mayısta Yaşam Kooperatifi, MUnzur Çevre Derneği, Nor Zartonk, Özgürlük İçin Hukukçular, Partizan, Politika Gazetesi, Sosyalist Dayanışma Platformu, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP), Teori ve Politika, Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (YSGP) Gözlemci: Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF).

AYDINLAR, AKADEMİSYENLER VE POLİTİKACILAR…

Sebahat Tuncel ve Ertuğrul Kürkçü’nün ilk eş sözcüler seçildiği kongrede, HDK Genel Meclis üyeliği için ise şu isimler belirlendi: Levent Tüzel, Ahmet Tonak, Akın Birdal, Ali Kenanoğlu, Aydın Çubukçu, Celal Beşiktepe, Cengiz Çiçek, Ertuğrul Kürkçü, Ferhat Tunç, Gençay Gürsoy, Hacı Orman, Lami Özgen, Mehdi Atilla, Orhan Atilla, Ömer Güven, Sırrı Süreyya Önder, Suavi, Tolga Tüzün, Tuma Çelik, Ufuk Uras, Ümit Şahin, Veysi Sarısözen, Yavuz Önen, Yusuf Gürsucu, Ferhat Kentel, Satılmış Başkavak, Öztürk Türkdoğan, Ayşe Paluş, Berat Günçıkan, Beyza Üstün, Bircan Yorulmaz, Birsen Kaya, Dilek Yağlı, Elif Akgül, Fatma Gök, Gülfer Akkaya, Gülsüm Akdoğdu, Hatice Altınışık, İlknuk Açıkdilli, İlknur Bilgen, Nursel Aydoğan, Özgür Sevgi Göral, Satı Buruncu, Sebahat Tuncel, Sultan Seçik, Şebnem Korur Fincancı, Ümide Aksu, Ümit İzmen, Yıldız İmrek, Zeynep Gambetti, Züleyha Gülüm, Nimet Tanrıkulu, Belgin Çelik, Ahmet Şafak, Ali Tektaş, Burcu Sara, Duygu Karadayı, Metin Adıyaman, Nilay Çatay, Yağmur Korkmaz, Yasemin Aydın, Yıldız Tar, Zeysu Fakir, Şamil Altan, Yakup Kadri Karabacak, Şenol Karakaş, Saruhan Uluç, Ender İmrek, İbrahim Çiçek, Yunus Öztürk, Hakan Dilmeç, Cihan Büyükdağ, Mehmet Saltoğlu, Günay Kubilay, Bülent Uyguner, Taner Güven, Kadir Akın, Hüseyin Topaç, Metin Kayaoğlu, Bülent Parmaksız, Halit Elçi, Altan Açıkdilli, Ali Özkan, Kamber Saygılı, Mehmet Turp, Seyit Aslan, Garo Paylan, Kemal Bülbül, Yakop Gabriel, Veysi Bulut, Sevtap Akdağ, Filor Ufuk, Aslı Deniz, Filiz Çay, Nazmiye Ülker, Özlem Gümüştaş, Hande Bultan, İnci Hekimoğlu, Selma Koçiva, Doğan Erbaş, İsmail Şengül, Turan Yıldırım, Ayşe Akıncı, İkbal Polat, Semra Uzunok, Serap Akpınar, Hüseyin Öge, Onur Hamzaoğlu, Remzi Altınpolat, Yurdaer Mutlu, Ahmet Kaya, Bereket Kar, Eylem Sarıoğlu, Ateş Süreli, Ayten Kutlu, Hakan Vayiç, İrfan Keskin, Ali Doğan, Elif Çetinbaş, Mahmut Çiftçi, Müslüm Acar.

MECLİSLER

Eğitim Hakkı Meclisi, Ekoloji Meclisi, Emek Meclisi, Gençlik Meclisi, Kadın Meclisi, Halklar ve İnançlar Meclisi, Sağlık Meclisi, LGBTİ+ Meclisi, Göç ve Mülteciler Meclisi, Yaşlılar ve Emekliler Meclisi ile Adalet Komisyonu.

Halkların Demokratik Kongresi geçtiğimiz 10 yılda özellikle konfederatif yapısı içerisinde meclisler üzerinden bir örgütlenme ağı kurdu. Meclisler emekten mültecilere, sağlıktan eğitim hakkına ve inançlara, cinsiyet kimliğine kadar birçok alanda faaliyet gösterdi, göstermeye devam ediyor. Eğitim Meclisi, kapitalizm koşullarında tamamen piyasacı bir hale getirilen eğitimin; antikapitalist, emekçilerin, devrimcilerin gücüyle özgür bilim, özerk demokratik üniversite mücadelesini temel alırken; HDK Ekoloji Meclisi Kazdağları’ndan Kürdistan’daki ekolojik yıkıma, Kanal İstanbul’dan İkizdere’ye kadar adil, demokratik, tüm canlılara ve doğaya saygı gösterilen bir düzen için, yaşasın insanın insanla barışı, yaşasın insanın doğa ile barışı şiarıyla çalışmalarına devam ediyor. 

Emek Meclisi, kamu emekçilerinden işçi sınıfına kadar tüm çalışanların adil ve eşit koşullarda, sermayenin kural tanımazlığına karşı emek hareketinin yeniden yapılandırılması, iş cinayetlerine karşı iş güvencesi ve bu temelde birçok mücadeleyi eksen alırken Gençlilk Meclisi ise Suruç’ta katledilen gençlerden Gezi’ye, Kürdistan’da direnen gençlerden üniversitelerini savunan Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine kadar temel olarak AKP ve MHP’nin dayattığı kindar nesli değil; demokratik, özerk, adil ve eşit bir yaşam temelinde yaşayacak bir nesil için mücadele eksenini belirliyor. 

HDK Kadın Meclisi, İstanbul Sözleşmesine sahip çıkılmasının yanı sıra erkek ve devlet şiddetine karşı “Erkek Devlete Karşı Buradayız, Direnişteyiz, Biz Kazanacağız” şiarıyla erkek-devlet tarafından katledilen, tutsak edilen ve erkek-devlete karşı direnen tüm kadın mücadelesini benimseyen ve bu anlamda bir mücadele zemininde çalışmalarını sürdürüyor. Özellike Suriye savaşı ile yakıcı bir sorun haline gelen göçmen krizi çerçevesinde politikalar geliştiren Göç ve Mülteci Meclisi, göçmen hakları ve bu çerçevede yürütülen politikaların iyileştirilmesi ve mültecilerin entegrasyonu gibi ana gündemleri ile bir perspektif oluşturuyor. 

Her yıl ‘renkler dillere diller yaşa dönsün’ diye anadil etkinlikleri düzenleyen Halklar ve İnançlar Meclisi de ‘Halklar Kendini Anlatıyor’ panelleri ile Türkiye’de dayatılan tekçi zihniyete karşı tüm hakları ve kimlikleri kapsayacak çalışmalar yürütüyor. Sağlık Meclis ise uygulanan sağlık politikalarında halk için sağlık alanında atılması gereken adımlara kadar bunun üzerinden mücadele yürütüyor. Özellikle Covid-19 salgını ile gündeme gelen sağlık mücadelesi bu anlamda güncelliğini koruyor.

Yine HDK bünyesinde yakın zamanda kurulan Yaşlılar ve Emekliler Meclisi ile Adalet Komisyonu ise yapılanma çalışmalarına devam ediyor.


Roni Aram – ANF – 25.07.2021

Tags:


About the Author



Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Back to Top ↑