Söyleşiler

Published on Mayıs 27th, 2020

0

‘Uzun ince bir yoldayım’ı çalan kişinin peşinde – Ilda Simonian

Sanatçı İlda Simonian, Rotterdam’da kilisede ‘Uzun ince bir yoldayım’ı çalarak gündem olan Richard Waardt ile görüştü.


Sosyal medyada, gelen whatsapp paylaşımlarında son günlerde malum video ve haberler yollanıyor, dolaşıyor. Aydınlatmanın, müziğin, gerçeğin peşinde Şehir Carillonneur’u Richard de Waardt ile gorüştüm.

Sorularıma verdiği cevaplar şöyle:

“İnsanları birbirine bağladığını ve kilise kulesi ile de derhal din bağlantılı düşündüklerini anlıyorum ancak durum böyle değil. Rotterdam Belediyesi çalışanıyım ve aynı zamanda Laurenstoren‘in (Laurens çankulesi ve kilisesi) ve carillon (çoğunluğu 1660 yılında F. Hemony tarafından yapılmış olan 49 çan) belediyeye ait, kiliseye değil. Herkes için müzik çalıyorum. Bence bu çok önemli. Demokratik bir müzik aleti ve umarım her zaman şehirde insalar arsında bir bağ yaratır. Minarelerden Çav Bella çalındığını, Uzun İnce Bir Yoldayım’ı çaldıktan sonra duydum. Dolayısıyla arkasında kesinlikle siyasi ya da dini bir mesaj yoktu, ne de bir “istek”. O gün UNESCO’nun Uluslararası çeşitlilik günüydü. Dünyanın her yerinden müzik çaldım. Birkaç yıldır coşkulu bir şekilde güzel bir proje üzerinde çalışıyorum: Her bir Rotterdamlı için bir şarkı toplamak. +/- 170 farklı ulustan insan bu kentte yaşıyor. Bütün bu ülke ve uluslardan şarkılar topladım. Proje’nin ismi Büyük Rotterdam Şarkı Kitabı”.

http://www.rotterdamviertdestad.nl/verhalen/75-verhalen/richard-de-waardt/

Geçtiğimiz Perşembe günü 3 güzel Türkçe şarkı da dahil olmak üzere bir dizi şarkı çaldım (Dandini / Üsküdar’a gider iken / Uzun ince bir yoldayım). “Uluslararası Çeşitlilik Günü”nde dünyanın dört bir yanından güzel müzikler çalmak istedim.“

Richard de Waardt, Kraliyet Carillon Okulu Jef Denyn Mechelen’de okudu ve 2010 yılında son diplomasını büyük bir başarıyla aldı. De Waardt uluslararası Carillon yarışmalarında birkaç (birincilik) ödül kazandı ve düzenli olarak yurtiçi ve yurtdışında carillon konserleri verdi. 2012 yılından bu yana, Rotterdam Şehir Belediyesi, belediye binasının altmış üç çan carillonu’nu ve Laurenstoren‘in – Laurens kulesi”nin (Laurens kilisesi ve  kulesi) tarihi Hemony Carillonu’nunu çalıyor

Geçtiğimiz Perşembe günü 3 güzel Türkçe şarkı da dahil olmak üzere bir dizi şarkı çaldım (Dandini / Üsküdar’a gider iken / Uzun ince bir yoldayım). “Uluslararası Çeşitlilik Günü”nde dünyanın dört bir yanından güzel müzikler çalmak istedim.“

Richard de Waardt, Kraliyet Carillon Okulu Jef Denyn Mechelen’de okudu ve 2010 yılında son diplomasını büyük bir başarıyla aldı. De Waardt uluslararası Carillon yarışmalarında birkaç (birincilik) ödül kazandı ve düzenli olarak yurtiçi ve yurtdışında carillon konserleri verdi. 2012 yılından bu yana, Rotterdam Şehir Belediyesi, belediye binasının altmış üç çan carillonu’nu ve Laurenstoren‘in – Laurens çankulesi”nin (Laurens çankulesi kilisesi ) tarihi Hemony Carillonu’nunu çalıyor.

Richard de Waardt, Kraliyet Carillon Okulu Jef Denyn Mechelen’de okudu ve 2010 yılında son diplomasını büyük bir başarıyla aldı. De Waardt uluslararası Carillon yarışmalarında birkaç (birincilik) ödül kazandı ve düzenli olarak yurtiçi ve yurtdışında carillon konserleri verdi. 2012 yılından bu yana, Rotterdam Şehir Belediyesi, belediye binasının altmış üç çan carillonu’nu ve Laurenstoren‘in – Laurens kulesi”nin (Laurens kilisesi ve  kulesi) tarihi Hemony Carillonu’nunu çalıyor

Haftalık konserlerine ek olarak, genç ve yaşlılar için çok sayıda proje ve kule konseri düzenliyor. De Waardt da Daar Zit Muziek’in arkasındaki itici güçtür – Atölyeler ve performanslarla eğitime daha fazla müzik katmak için özel olarak kurulmuş bir işletme.

Carillon, genellikle bir kilisenin veya belediye binasının çan kulesinde bulunan bir müzik aletidir. Enstrüman, bir melodi üretmek için seri olarak çalınan veya bir akor çalmak için birlikte duyulan en az 23 döküm bronz, fincan şeklindeki çandan oluşur. Geleneksel manuel bir carillon, baton denilen çubuk şekilli tuşlardan oluşan bir klavyeye yumruklarla vurularak ve pedallı bir klavyenin tuşlarına ayakla basılarak çalınır.

Carillon, mevcut tüm müzik aletleri içinde, büyük borulu orglardan sonraki en ağır ikinci enstrümandır. Her çandan tek nota çıktığı için, bir carillon’un ses genişliği sahip olduğu çan sayısına göre belirlenir. Carillon’lar içerdikleri çan sayısına göre farklı isimler alırlar. 23 ve 27 çanlar arasında olan carillon’lara iki oktavlık carillon denir.

Bu enstrümanı çalan müzisyenler genellikle özel olarak düzenlenmiş notalar kullanırlar. Bir konser carillon’u ise en az dört oktav (47 çan) ses genişliğine sahiptir. Bu tiplere bazen “standart boyutlu” carillon da denmektedir. New York’taki Riverside Carillon’u, dünyanın akortlu en büyük carillon çanına sahiptir ve Do2 (orta Do’nun iki oktav altı) sesi çıkarır ve 91 ton ağırlığındadır.

Hareket edebilen Carillon’lar da bulunmaktadır. Bunlar bir kuleye yerleştirilmez ancak bir yerden bir yere taşınabilir. Hatta bazıları Frank Steijns’in mobil Carillon’u gibi iç mekanlarda bile çalınabilir.

Carillon Müziği

Carillon müziği tipik olarak iki porte üzerine yazılır. Bas nota anahtarıyla yazılmış notalar genellikle ayakla çalınır. Tiz nota anahtarıyla yazılmış notalar ise elle çalınır.

Carillon zillerinin akustik özellikleri nedeniyle, diğer enstrümanlar için yazılan müziklerin carillon için yeniden aranje edilmesi gerekir. Carillon ve diğer enstrümanların kombinasyonu genellikle iyi sonuç vermez. Bunun en önemli sebebi carillon’un diğer birçok konser enstrümanıyla birlikte kullanılamayacak kadar gürültülü olmasıdır.

Carillonist

Carillonneur de denilen carillonist, carillon çalan müzisyenlere denir. Carillonist genellikle çanların altındaki bir kabinde oturur ve küçük parmağı aşağıya gelecek şekilde gevşekçe sıktığı yumruğuyla, piyano tuşları şeklinde sıralanmış tuşlara vurur. Piyanonun tersine, nadiren çok özel bir çalış tekniği olarak kullanılmadığı sürece parmaklarla çalınmaz. Tuşlar doğrudan çan dillerine bağlanan kolları ve telleri etkinleştirdiği için; carillonist piyanoda olduğu gibi, tuşa uyguladığı kuvvet oranında notanın yoğunluğunu değiştirebilir.

—————

Carillon, genellikle bir kilisenin veya belediye binasının çan kulesinde bulunan bir müzik aletidir. Enstrüman, bir melodi üretmek için seri olarak çalınan veya bir akor çalmak için birlikte duyulan en az 23 döküm bronz, fincan şeklindeki çandan oluşur. Geleneksel manuel bir carillon, baton denilen çubuk şekilli tuşlardan oluşan bir klavyeye yumruklarla vurularak ve pedallı bir klavyenin tuşlarına ayakla basılarak çalınır.

Carillon, mevcut tüm müzik aletleri içinde, büyük borulu orglardan sonraki en ağır ikinci enstrümandır. Her çandan tek nota çıktığı için, bir carillon’un ses genişliği sahip olduğu çan sayısına göre belirlenir. Carillon’lar içerdikleri çan sayısına göre farklı isimler alırlar. 23 ve 27 çanlar arasında olan carillon’lara iki oktavlık carillon denir.

Bu enstrümanı çalan müzisyenler genellikle özel olarak düzenlenmiş notalar kullanırlar. Bir konser carillon’u ise en az dört oktav (47 çan) ses genişliğine sahiptir. Bu tiplere bazen “standart boyutlu” carillon da denmektedir. New York’taki Riverside Carillon’u, dünyanın akortlu en büyük carillon çanına sahiptir ve Do2 (orta Do’nun iki oktav altı) sesi çıkarır  ve 91 ton agirligindadir.

Hareket edebilen carillon’lar da bulunmaktadır. Bunlar bir kuleye yerleştirilmez ancak bir yerden bir yere taşınabilir. Hatta bazıları Frank Steijns’in mobil carillon’u gibi iç mekanlarda bile çalınabilir..

Carillon Müziği

Carillon müziği tipik olarak iki porte üzerine yazılır. Bas nota anahtarıyla yazılmış notalar genellikle ayakla çalınır. Tiz nota anahtarıyla yazılmış notalar ise elle çalınır.

Carillon zillerinin akustik özellikleri nedeniyle, diğer enstrümanlar için yazılan müziklerin carillon için yeniden aranje edilmesi gerekir. Carillon ve diğer enstrümanların kombinasyonu genellikle iyi sonuç vermez. Bunun en önemli sebebi carillon’un diğer birçok konser enstrümanıyla birlikte kullanılamayacak kadar gürültülü olmasıdır.

Carillonist

Carillonneur de denilen carillonist, carillon çalan müzisyenlere denir. Carillonist genellikle çanların altındaki bir kabinde oturur ve küçük parmağı aşağıya gelecek şekilde gevşekçe sıktığı yumruğuyla, piyano tuşları şeklinde sıralanmış tuşlara vurur. Piyanonun tersine, nadiren çok özel bir çalış tekniği olarak kullanılmadığı sürece parmaklarla çalınmaz. Tuşlar doğrudan çan dillerine bağlanan kolları ve telleri etkinleştirdiği için; carillonist piyanoda olduğu gibi, tuşa uyguladığı kuvvet oranında notanın yoğunluğunu değiştirebilir.


Ilda SIMONIAN – Sayat Nova Korosu üyesi, Müzisyen-Amsterdam

Tags: , , ,


About the Author



Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Back to Top ↑